DÜNYANIN EN YÜKSEK NOKTALARI
Everest Dağı
Everest Dağı (Tibetçe: Çomolungma, Nepalce: Sagarmata), dünyanın deniz seviyesi üzerindeki en yüksek dağı. Himalayalarda, yaklaşık 28 derece kuzey enlemi dünyanın deniz seviyesi üzerindeki en yüksek dağı. Himalayalarda, yaklaşık 28 derece kuzey enlemi ile 87 derece doğu boylamında, Çin- Nepal sınırı üzerinde yer alır.
Çin ve Nepal'in 2020'de kabul ettiği resmi verilere göre dağın
şu anki yüksekliği 8.848 metredir.
Everest Dağı kuzeydoğudaki Tibet Platosundan (yaklaşık
5.000 m) tam olarak görülebilir. Dünyada en çok ilgi çeken yerlerin başlarında
gelmektedir. Eteklerinden yükselen Çangtse, Khumbutse, Nuptse ve Lhotse gibi
doruklar Nepal'den görülmesine engel olur.
İngiltere'nin Hindistan sömürge yönetiminin kadastro genel
müdürü George Everest'ten sonra yerine göreve gelen Andrew Waugh, dağa isim
olarak selefi Everest'in adını öneren bir teklifi Londra Kraliyet Coğrafya
Cemiyeti'ne sundu. Teklif kabul edildi. 1865'te, daha önce yapılan itirazlara
rağmen dünyanın en yüksek dağının adı Everest olarak belirlendi. Dönemin en
güçlü imparatorluğunun kültürel nüfuzuyla bütün dünyada bu dağ için Everest adı
yaygınlık kazandı.
Türkçede dağa Everest denmeden önce dağın Tibetçe yerel adı
Çomolunma'nın Osmanlı Türkçesine uyarlanmış versiyonu kullanılmaktaydı.
Büyük Himalayaların oluşumu, Miyosen Bölümde (yaklaşık
26-27 milyon yıl önce) Hindistan yarımadasıyla Tibet yaylasının birbirine
yaklaşmasının yol açtığı, jeolojik tortul havzalardaki sıkışmayla başladı. Bunu
izleyen evrelerde Katmandu ve Khumbu napları (kırık ve devrik yamaç
kıvrımları), sıkışıp yukarı doğru çıkarak birbirlerinin üzerine kıvrıldılar ve
ilkel bir dağ sırası oluşturdular. Kuzeydeki arazi kütlesinin toptan
yükselmesi, bölgenin yüksekliğini arttırdı. Napların yeniden kıvrılmasıyla
bölgenin tümü yeni bir tabakayla örtüldü ve Pleyistosen Bölümün (yaklaşık 2,5
milyon yıl önce) Mahabarat Evresinde Everest Dağı ortaya çıktı. Karbonifer
Döneminin (yaklaşık 345-280 milyon yıl önce) sonu ile Permiyen Dönemin
(280-225 milyon yıl önce) başından kalan ve başka yarı-kristalleşmiş
tortullarla ayrılmış olan Kireçtaşı katmanları, senklinal katmanlaşma
yoluyla biçimlendi. Günümüzde de süren bu biçimlenmenin yol açtığı sürekli
yükselme aşınımla dengelenmektedir.
25 Nisan 2015'te gerçekleşen Nepal depreminin sonrasında
1 inç (2,5 cm) kısaldığı iddia edildi. Mayıs başında yapılan
incelemelerde ise sıradağlar üzerinde 0,7 ile 1,5 arasında yükseklik kaybı
olduğu açıklandı.[3] Çin
Harita Müdürlüğü, 2015 depreminin ardından Everest'in kuzeydoğuya meyilli
zirvesinin kaydığını iddia etti. Depremden önce Everest'in, son 10 yılda toplam
40 cm meyil oluştuğunu belirten Çin Harita Müdürlüğü, depremle birlikte bu
kaymanın terse döndüğünü ve dağın da 3 cm uzadığını açıkladı.
Everest Dağı, troposferin üçte ikisini geçerek oksijenin az olduğu üst
katmanlara ulaşır. Oksijen eksikliği,
hızı saatte 100 km ye varan sert rüzgarlar ve zaman zaman -70 dereceye
kadar düşen aşırı soğuklar yukarı yamaçlarda herhangi bir hayvan ya da bitkinin
yaşamasına olanak vermez. Yaz musonları sırasında yağan kar rüzgarla ufalanarak
yığılır. Bu kar yığıntıları buharlaşma çizgisinin üzerinde olduğundan
genellikle buzulları besleyen büyük buzkar çanakları oluşmaz. Bu nedenle
Everest’in buzulları yalnızca sık sık düşen çığlarla beslenir. Ana sırtlarla
birbirinden ayrılan dağ yamaçlarındaki buz katmanları dağın eteklerine kadar
bütün yamacı kaplamakla birlikte, zaman içinde iklimin değişmesiyle ağır ağır
çekilmektedir. Kış aylarında kuzey batıdan gelen güçlü rüzgarlar karları
süpürerek doruğun daha çıplak bir görünüm kazanmasına yol açar.
Everest Dağındaki başlıca buzullar Kangşang Buzulu (doğu), Doğu ve Batı Rongbuk
Buzulları (kuzey ve kuzeybatı), Pumori Buzulu (kuzeybatı), Khumbu Buzulu (batı ve güney)
ve Everest ile Lhotse-Nuptse sırtı arasında kapalı bir buz vadisi olan Batı
Buzyalağıdır.
Dağdan çıkan sular birbirinden ayrılan kollarla
güneybatı, kuzey ve doğu yönünde akar. Khumbu Buzulu eriyerek Nepal’de Lobucya
Khola Irmağı'na karışır. İmca Khola adını alarak güneye doğru akan bu ırmak
Dudh Kosi Irmağıyla birleşir. Çin Halk Cumhuriyetindeki Rong Çu Irmağı
Everest’in yamaçlarında Pumori ve Rongbuk buzullarından Karma Çu Irmağı ile
Kangsang Buzullarından doğar.
Everest´i feth etme girişimlerinin tarihi 1904
senesine dayanır. Ancak ilk deneme tarihi olarak her ne kadar zirveye varma
amacı olmamasına, sadece jeolojik ölçüm ve olası zirve yolunun tespitine dayalı
olmasına rağmen 1921 senesi olarak alınabilir. Zamanın İngiltere Krallığı adına
görevlendirilen George Mallory ve Lhakpa La yaklaşık 31 bin kilometrekarelik
bir alanın Jeolojik ve topoğrafik analizlerini yapmışlar ve olası zirve
tırmanışı için kuzey yamacı rotasını tespit etmişlerdir. Bu denemeler sırasında
George Mallory zirveye yakın bir yerde ölmüştür. Cesedi ancak 1999'da
bulunabildi. 1922 ile 1924 seneleri arasında zirve tırmanışı birçok deneme
olmasına rağmen hepsi başarısızlık ile sonuçlanmıştır. 1930 ile 1950 yılları
arasında kayda değer bir zirve tırmanış denemesi olmamıştır. Buradaki etken
sebep ise 2. Dünya Savaşı ve bölgenin siyasi yapılanması olarak
adlandırılabilir.
1953 senesinde İngiliz Kraliyet Coğrafya
Derneği desteği ile John Hunt liderliğinde iki ekip oluşturulmuştur. İlk ekip
Tom Bourdillon ve Charles Evans den oluşmuştur. Kapalı oksijen sistemi kullanan
bu ekip 26 Mayıs'ta güney zirvesine ulaşmalarına rağmen Bourdillon´un babası
tarafından geliştirilmiş olan kapalı oksijen sisteminin donması sebebi ile
tırmanışın son aşamasını gerçekleştiremeden geri dönmek zorunda kalmışlardır.
İkinci ekip ise Edmund Hillary, Tenzing
Norgay ve Ang Nyima dan oluşmuştur. Açık
oksijen sistemi kullanan bu ekipten Edmund Hillary ve Tenzing Norgay 29 Mayıs
saat 11:30 da Everest zirvesine ulaşmışlardır. (Ang Nyima 8510 metrede
tırmanışı bırakıp tekrar inişe geçmiştir.) Everest tırmanışının en zorlu etaplarından
bir tanesi günümüzde Edmund Hillary anısına Hillary Step olarak anılmaktadır.
everest |
everest |
everest |
everest |
K2 DAĞI
Karakurum
Dağları'nın Pakistan ve Çin sınırı üzerinde bulunan K2 Dağı, 8.611 metreye
ulaşan yüksekliğiyle Everest'ten sonra dünyanın en yüksek
ikinci dağıdır. Dağın diğer anıldığı isimleri ise Çhogori/Kogir,
Ketu/Keçu, Zalim Dağ ve tam kabul görmemiş başka ismi Godwin Austin 'dir.
Zorluk bakımından ise dünyada ilk sırada yer alır ve dolayısıyla dağcılar
arasında zirvesi bir nevi "kutsal zirve" olarak görülür. K2 Dağı, %25
gibi yüksek ölüm oranıyla "öldürücü dağ" ve "zalim dağ"
olarak nam salmıştır.
Dağ K2
ismini, Britanya sömürgesi dönemindeki Hindistan'ın kapsamlı
trigonometrik harita ölçümü sırasında Karakurum Dağı ölçülürken göze
çarpan iki zirvenin K1 ve K2 olarak adlandırılmasından almıştır. Bu
ölçümlerde eğer varsa öncelikle yerel adlandırmaya yer verilmiş ancak K2
zirvesi için bilinen bir yerel ad bulunamamıştır.
K2, 8.000 m'den yüksek 14 dağ arasında
çıkış sayılarına göre zirvesine en zor varılabilendir. Bunun başlıca birkaç
sebebi ise dağın aşırı dik olup teknik beceri gerektiren birçok safhası olması,
düşen kaya parçaları ve çığ çökmesi olarak gösterilebilir. İlk başarılı zirve
çıkışını 1954 yılında bir İtalyan ekip yapmıştır. Liderliğini Ardito Desio'nun yaptığı bu ekipte
zirveye ulaşabilen dağcılar Lino Lacedelli ve Achille
Compagnoni 'dir. K2'ye tırmanan ilk kadın Polonyalı dağcı Wanda Rutkiewicz olmuştur. Türkiye
'den ilk çıkışı 2001 yılında Nasuh Mahruki gerçekleştirmiştir. Daha
sonra 2012 yılında Tunç Fındık K2'ye tırmanan ikinci dağcı olmuştur. Öte yandan
bu zirveye çıkan dağcıların ismi anılırken bilinmesi gereken başka bir gerçek
de dağcıların asıl eşyalarını, hem de dağcılar gibi özel giyim kuşamları
olmadan, üstelik onlara kimi zaman rehberlik ederek zirveye taşıyan yerel
halktan hamalların durumudur. Son derece fakir olan bu Pakistanlı veya Nepalli
hamallar, olanaksızlık içinde eşya taşırken ya da zorlu geçitlerde rehberlik
yaparken sıklıkla ölümle karşılaşmaktadırlar. K2 zirvesini tırmanmak isteyen
dört kişi başına bir hamal hayatından olduğu için bu tırmanışların durdurulması
dahi istenmiyor ancak tırmanılması en zor dağ oluşu nedeniyle K2 zirve
tırmanışı dağcılar için vazgeçilmez olmuştur.
Yakın yıllara kadar dağcılar için
ölüm oranı 1/3 iken, bu oran teknolojideki gelişmeler ve dağcıların tehlikeler
konusundaki tecrübeleri sayesinde azalmaktadır.
k2 dağı |
k2 dağı |
k2 dağı |
KANÇENCUNGA DAĞI
Kanchenjunga, 8586 metre yüksekliği ile dünyanın en yüksek 3. zirvesidir. Joe Brown ve George Band'dan önce Kanöencunga dağına 50 yıl boyunca tırmanmaya çalışılmış fakat başarılı olunamamıştır.Hindistan ile Nepal arasında bulunan dağa George Band ve Joe Brown 29 Mayıs 1955'te ilk tırmanışı gerçekleştirmişlerdir. Dağın çok dik olması ve dağ üzerindeki dengesiz rüzgar hızı değişiklikleri hem çığ oluşumunu artırmakta hem de tırmanmaya çok zorlu hale getirmektedir.
2013 yılında Kançencunga dağında bir felaket yaşanmış ve düşen çığ nedeniyle 5 dağcı hayatını kaybetmiştir. Kangchenjunga yerel halkın kullandığı Limbu dilinde Sewalungma olarak bilinir.
kançencunga dağı |
kançencunga dağı |
kançencunga dağı |
LHOTSE DAĞI
Lhotse Dağı dünyanın dördüncü yüksek dağıdır. Everest, K2 ve Kangchenjunga ilk üç sıradadır. Lhotse Himalayalar'da yer alır ve Everest'e Güney Col adlı doruk bağlantısı vardır. Lhotse Tibetçe'de "Güney Zirve" anlamına gelir. Bu dağın en yüksek zirvesi 8,516 metre rakımlıdır ve hemen yanında yüksek rakımlı altzirveler bulunur. Bunlar doğuda 8,414 metre rakımlı "Orta Lhotse"; 8,383 metre rakımlı "Lhotse Shar" ve batı sırtında en büyük zirve olan "Nuptse"'dir. Bu dağ Tibet (Çin) ve Nepal'in Khumbu bölgesi sınırındadır.
Lhotse Dağı için, etrafındaki en yüksek
zirve veya zirvelere kıyasla ölçülen "topografik çıkıntı ölçümü"
(Lhotse için Everest'in Güney Col bağlantısına kıyasal) sadece 610 m olup,
bu Sekizbinlikler dağ zirveleri arasında en küçük topografik
çıkıntısı olmaktadır. Bu nedenle Lhotse bazen Everest masıfinde bulunan güney
zirve olarak yanlış olarak görülmektedir. Ayrık bir masif olarak kabul edilirse
de birçok yüksek dağ tırmanıcı Lhotse Dağı tırmanmasını küçüksemekte ve
Lhotse'yi en önemsiz "sekizbinlik" dağ olarak görmektedirler.
Fakat Lhotse Dağı'nın güney yüzü 2,25 km düz mesafe ilerleme için 2,2 km dik yükselmektedir ve bu da Lhotse güney yüzünün dünyada en dik olanı olduğuna gösterge olmaktadır. Lhotse Dağı'nın güney yüzüne tırmanma gayet çok sayıda başarısızlığa; bazi çok dikkat çeker ölümlere ve ancak gayet az sayıda başarılı tırmanmaya sahne olmuştur. Lhotse'ye ilk tırmanma 18 Mayıs 1956 bir İsviçre Everest/Lhotse ekpedisyonu başında Fritz Luchsinger, Ernst Reiss olmuştur. Aralık 2008 itibarıyla 371 dağcı Lhotse zirvesine erişmişlerdir ve bu dönemde 20 dağcı bu dağa tırmanma sırasında hayatlarını kaybetmişlerdir.
lhotse dağı |
lhotse dağı |
lhotse dağı |
Makalu Dağı
Makalu Dağı (Çince resmen:Makaru) dünyanın en yüksek beşinci dağıdır. Makalu Dağı Himalayalar'da Nepal ile Çin sınırı üzerinde yer alır ve Everest'in 19 kilometre güneydoğusundadır. 8,481 m. rakımı ile sekizbinlikler dağlarından biridir. Makalu'nun zirvesi hemen etrafında diğer doruklar olmadan dört-kenarlı bir piramid şeklinde 2,386 m çıkıntı gösterir.
Makalu civarında iki tane ilgı çeken
alt-zirve bulunmaktadır. Bunlardan Kangchungtse veya Makalu
II 7,678 m rakımlı olup ana Makalu zirvesinin 3 km
kuzey-kuzey-batısındadır. Chomo Lonzo ise 7,804 m rakımlı zirveli
genişçe bir plato üzerinde olup ana Makalu zirvesinden 5 km
kuzey-kuzeydoğudadır. Kangchungtae ile Chomo Lonzo alt-zirveleri 7.200 m
rakımlı bir eyer şekilli bağlantı ile birbirine bağlıdır.
Tırmanış Tarihi:
makalu dağı |
makalu dağı |
Cho Oyu Dağı
Cho Oyu Dağı (veya Cho Oyo veya Zhuoaoyou) dünyanın en yüksek altıncı dağıdır. Cho Oyu Himalayalar'da yer alır ve Everest'in 20 kilometre batısındadır. Cho Oyu Tibetçe'de "Turkuaz Tanrıça" anlamına gelir.
Cho Oyu'ya ilk kez Herbert Tichy, Joseph Joechler ve Şerpa Pasang Dawa Lama'dan oluşan Avusturyalı bir ekip tarafından 19 Ekim 1954'te dağın kuzeybatı sırtından çıkılmıştır. Cho Oyu'ya ilk çıkış denemesi, Eric Shipton liderliğindeki bir ekspedisyon tarafından gerçekleştirilmiştir fakat 6.650m'nin üzerinde bulunulan bir buzul duvarının teknik zorluğu grubun yeteneklerini aşmıştır. Bugün bu buzul duvarları sabit hatlar sayesinde aşılmaktadır.Cho Oyu'nun birkaç kilometre batısındaki Nangpa
La (5.716m/18,753 ft), Tibetlilerle Khumbu'nun Şerpaları arasındaki ana
ticaret rotası olan bir buzullaşmış geçittir. Bu geçide olan yakınlığından
dolayı, Cho Oyu tırmanışçılar tarafından tırmanılması en kolay sekizbinlik
olarak görülür. Cho Oyu Annapurna'nın Haziran 1950'de, Everest'in Mayıs 1953'te, Nanga Parbat'ın Temmuz 1953'te ve K2'nin Temmuz 1954'te tırmanılmasının ardından tırmanılan
beşinci sekizbinlik zirvedir.
cho oyu dapı |
cho oyu dağı |
cho oyu dağı |
cho oyu dağı |
Dhaulagiri Dağı
Dhaulagiri, Nepal'de Kaligandaki Nehri'nden Bheri'ye kadar uzanan bir masiftir. Dhaulagiri I, 8167 metre yüksekliği ile dünyanın en yüksek yedinci dağıdır.
Buzullarıyla ünlü Daulagiri dağına ilk tırmanış 1960 yılında
gerçekleşmiştir.
Annapurna dağı, Dhaulagiri‘nin 34 km. doğusunda kalır ve dünyanın en derin
nehri Kaligandaki, bu iki dağ arasında akar. Burası Nepal’in en önemli turizm
bölgelerinden biridir.
dhaulagiri dağı |
dhaulagiri dağı |
Manaslu Dağı
Manaslu Dağı, Nepal Himalayalarının bir parçası olan Mansiri Himal'de bulunan Manaslu (Kutang olarak da bilinir) dünyanın en yüksek sekizinci dağıdır. Manaslu, "Ruhların Dağı" olarak çevrilen Sanskritçe bir kelime olan Manasa'dan gelmektedir. 8156 metre yüksekliktedir.1972 yılında ise bir felaket gerçekleşmiştir. Dağcılar 6500 metredeyken kamplarından çıktıklarından birkaç dakika sonra üzerlerine çığ düşmüş ve 15 dağcı hayatını kaybetmiştir.
Manaslu'ya ilk çıkış 9 Mayıs 1956'da Toshio Imanishi ve Gyalzen Norbu'dan oluşan Japon ekspedisyonu tarafından gerçekleştirilmiştir
Manaslu dağı |
Manaslu dağı |
Manaslu dağı |
Nanga Parbat Dağı
Nanga Parbat Dünyanın en yüksek 9. dağı (8.126 m). Urdu dilinde adının anlamı "Çıplak Dağ"dır. Pakistan'da Gilgit–Baltistan,Kaşmir bölgesinde yer alır, Karakurum Dağları'nın uzantısında bulunur. Dünya'da tırmanması en tehlikeli dağlardan biri olarak kabul edilir ve Katil Dağ olarak bilinir.Nanga Parbat’a ilk tırmanma girişimi, 1895 yılında İngiliz dağcı Albert F. Mummery tarafından yapıldı. Diamir yüzünden6.500 metreye kadar tırmanmayı başardılar. Ancak daha sonra Rakhiot yüzünden yaptıkları denemede Mummery ve beraberindeki 2 Gurka öldü.
1937 'de Karl Wien tarafından bir ekspedisyon düzenledi. Rakhiot yüzünden yaptıkları tırmanışta, IV. kampta iken gelen bir çığ, Alman dağcıların tamamı ve Şerpalar da olmak üzere, toplam 16 kişinin ölümüne neden oldu.1938 yılında Alman ekspedisyonları devam etti. Bu ekspedisyonlardan birinde yer alan Heinrich Harrer‘in, II. Dünya Savaşı’nın patlaması üzerine kaçışı, ”Tibet’te Yedi Yıl” adı altında hem kitaplaştırıldı, hem de filme alındı.İlk kez 1953 yılında zirvesine tırmanılmıştır.
ANNAPURNA
Annapurna I 8.000 metrelik ilk tırmanılan zirvedir. Maurice Herzog ve Louis Lachenal'dan oluşan Fransız ekip zirveye 3 Haziran 1950'de ulaşmıştır.
3 Şubat 1987'de Jerzy Kukuczka ve Artur
Hajzer'den oluşan Polonya ekibi, sekizbinlik bir dağın ilk kış tırmanışını yapmışlardır.
2014 yılında
Nepal'in en korkunç dağ felaketi Annapurna I'de gerçekleşmiştir. Kar fırtınası
ve çığ nedeniyle mahsur kalan dağcılardan 43'ü yaşamını yitirmiş, sağ
kurtulanların birçoğunun ise uzuvları donmuş ve kesilmiştir. 6 adet zirvesi
bulunan bu dağdaki ölüm oranı %40'ın üzerindedir. Bu aynı zamanda tehlikeli
dağlar arasında en yüksek ölüm oranının olduğu dağ demektir.
anna purna - tunç fındık |
anna purna |
anna purna |
anna purna |
anna purna |
USHBA DAĞI
Uşba'nın güney zirvesi, 4.690 metre yüksekliğindeki kuzey
zirvesinden biraz daha yüksektir. Kuzey zirvesine ilk olarak 1888 yılında John
Garford Cokklin ve Ulrich Almer tırmanmıştır. Güney zirvesine ise 1903 yılında
B. Rickmer-Rickmers liderliğindeki Alman, İsviçreli ve Avusturyalılardan oluşan
grupla tırmanılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder